rss
twitter
facebook

9 Mart 2010 Salı

Deneme


Etki/Tepki

Karşıdan karşıya geçmek için yeşilin yanmasını bekleyenlerdendi. Diğerleri yanından gayet emin şekilde, kırmızı yanarken karşıya geçebiliyordu ama buna cesaret edemiyordu. Hem kuralları hiçe saymayan hem de trafik konusunda biraz korkan biriydi. Hep subay olmak istemişti. Askeriye kuralları onun için hep çok etkileyici bir şey olmuş, hem daha disiplinli bir yaşam yaşardı hem de o kıyafetin içinde kendini iyi hisserdi.

Bunları 1-2 saniye içerisinde düşündü. Hâlâ kırmızı yanıyordu, tam bu sırada biri koluna çarparak hızlıca karşıya geçmeye yeltendi. Hemen kolundan tuttuğu gibi adamı geri çekti.Hızla geçen arabanın rüzgarını ikisi de hissettiler. "Demek bu kadar hızla geçip gidiyor yaşam ölüme" diye düşünmeden edemedi. Hala adamın kolunu sıkı sıkı tutuyordu. Adam birden silkelendi ve ona dönüp baktı. Yüzünde gülümsemeyle adama baktı fakat adamın hiç teşekkür edecek bir surat ifadesi yoktu, üstelik adam değil daha 18-20 yaşlarında bir gençti.

Dikkatlice bakınca elindeki tiner torbasını farketti. Biraz tedirgin olmuştu. Hele bir de böyle bir hareket yapınca, kesin tinercinin kendisine saldıracağını düşündü ama öyle olmadı. Tinerci sadece biraz para istedi. Elini cebine attı ve çıkan 10 lirayı hemen tinerciye verdi. Bu sırada yeşil yanmıştı. Karşıya doğru yürümeye başladı. Arkasına baktı, tinerci karşıya geçmiyor orada öylece bekliyordu. Anlam veremedi ama yürümeye devam etti. Bu sırada tekrar kırmızı ışık yanmıştı. Araçlar hızlıca geçmeye başlamışlardı tekrardan.

Tam bu sırada bir fren sesi duyuldu, kafasını çevirip baktı. Az önce para verdiği tinerci kanlar içinde yatıyordu. Verdiği on liranın yandaki cüzdana ait olduğunu düşündü. Çünkü cüzdanda sadece on lira vardı ve cüzdandaki kimlik bu çocuğa ait değildi. Cüzdanı aldığı gibi olay yerinden ayrıldı. Daha olayın şokunu atlatamamıştı ama işe gitmek zorunda olduğunu biliyordu.

İş yerine geldiğinde suratı sapsarıydı. İlk önce yarım saat hiç kıpırdamadan düşündü, daha sonra cüzdanın sahibini bulmaya koyuldu. Cüzdanın bir yerinde iliştirilmiş bir telefon numarası buldu.
Direkt numarayı aradı. Çıkan ses karşıdakinin genç olduğu hissini veriyordu. İş yerinin tarifini verdi ve gelip cüzdanı alabileceğini söyledi.

Akşama doğru cüzdanın sahibi gelmişti. Cüzdanı sahibine uzattı.
"Eksik bir şey yoktur umarım" dedi.
"Yok hayır, her şey tam hatta içindeki 10 lira bile duruyor. Tinerciden korkup vermiştim cüzdanımı. Ama içindeki parayı bile harcamamış. Siz nereden buldunuz cüzdanı?" dedi
"Anlam verememişti. Önce tinerciyi kurtarmış, sonra ona para vermişti. Bu planlanmış bir şeymiydi."
"Neyse, çok teşekkür ederim" dedi cüzdanın sahibi ve ayrıldı.
O ise olayın tesadüf mü, bilerek yapılan bir şey mi ya da o olmadığına inandığı tanrının onu ikna çabasımıydı diye düşünüyordu.
Geç olmuştu. İş yerinden çıktı. Yolun karşısına geçmek için kaldırımda durdu. Kırmızı ışık yanıyordu. Aldırış etmedi ve yürüdü...

fe

0 yorum:

Yorum Gönder