rss
twitter
facebook

4 Mart 2010 Perşembe

Arkadaşlık Üzerine Bir Film "Mary and Max"


Filmi şimdi izledim ve direk yazmak istedim. Şu anda hissettiğim duygu burukluk evet en doğru tanımıyla bu galiba. Bu bile yanlış bir tanım olabilir ama son zamanlarda izlediğim en iyi filmlerden biri oldu Adam Elliot'un hamur animasyonu Mary and Max. Filme başladığınızda düşündüğünüz o renkli anların sürekli devam edeceğini sakın düşünmeyin, çünkü göründüğü kadar renkli değil hatta göründüğünden daha karanlık bir film.

Film, iki mektup arkadaşının hikayesini anlatıyor. İki hiç arkadaşı olmayan Amerikalı Max ve Avustralyalı Mary'nin hikayesi. Başlarda sıcak sıcak tebessümlerle başlayan hikaye Max'in yaşlı ve yorgun yalnızlığı Mary'nin heyecanlı ve çalkantılı yalnızlığı ile sizi derinden yaralıyor. Çünkü bu iki arkadaşı olmayan mektup arkadaşlarının tek arkadaşları birbirleri ve bu sıcak bağ her kötü bir şey olduğunda size bir burukluk olarak yansıyor. Ayrıyetten bu hikayenin aynı zamanda gerçek bir olaydan alındığını öğrendiğinizde duygularınız daha da netleşiyor.

Filmin sonunda yazan cümledeki gibi: "God gave us our relatives; thank god we can choose our friends."(Akrabalarımız tanrıdan gelir,çok şükür arkadaşlarımızı kendimiz seçebiliriz.)


0 yorum:

Yorum Gönder