Nesrin ve Kemal Ayata'nın yolculuk notlarından oluşan bir kitap Halatları Kesince. Çok kitap okumam itiraf ediyorum ama bu kitabı okumuştum ve çok ta hoşuma gitti. Hatta girişinde yer alan ve tanıtım bülteni olarak da piyasaya verilen o güzide yazıyı da sizinle paylaşmak istiyorum. Buyrunuz.
"Çıktık işte.
Kestik halatlarımızı ve çıktık.
Sorsanız cevap hazır. "Karmaşık duygular içindeyim."
Bir iki duygu sözcüğü, falan filan.
Yıllardır özlenen hayal, sonunda kavuştuk v.s..
Ne kadar mutlu, insanın hayallerini gerçekleştirmesi ıvır, kıvır, zıvır.
Yalan hepsi yalan.
Yavru Kutup Ayısı nasıl güzel ifade etmişse, işte aynen öyle ve tek kelime ile:
Korkuyorum Ulan.
Bal gibi korkuyorum işte.
Bilinmeze yolculuk.
Macera mı? Ben maceracı değilim ki!
İspat mı? Neyi ki? Niye ki?
Özenme mi? Belki ama değer mi?
Feda ettiklerine baksana.
Ne kadar istedim bugün ciddi bir sebeple gidememeyi.
Dostlarıma bana bir sebep bulun dedim, kalalım.
Cevap umutsuz.
Bu muydu 17 yıl önce konmuş hayal? Karnıma yumruk yemiş gibi kıvranmak mı özlenen? Hüzün mü, endişe mi, korku mu arzuladım acaba? Nedir bu halim Allah Aşkına?
Tam dolunay varmış,
Frank Sinatra: "I Did it My Way" dermiş,
Sevgilim, "My Better Half" yanımda can yoldaşımmış.
Hava güzelmiş,
Kızımız Pank bizi güvenle sarmalamışmış,
Herşey mükemmel de niye ben böyleyim?.. Nerden bulaştık şu işe demişti Nilgün. Sahi yahu, niye bulaştık?
Şu anda herşey bulaşık. Bulaş bulaş. Yapış yapış.
Karardım, kararttım.
Ne yapayım şu anda böyleyim.
Yarın yeni bir gün.
Kimbilir belki farklıdır.
Aynıysa yandık.
Ne anlatırım bu güzel insanlara?
Bizden güzel haberler bekleyen sevgili dostlarımıza.
Ne derim ben, kara, kara, kapkara"
0 yorum:
Yorum Gönder